Öfke çoğu zaman istenen ve beklenen şeylerin gerçekleşmemesinden kaynaklanır. Kişinin beklentileri ile yaşadığı olaylar birbiri ile uyuşmazsa bu kişide öfke yaratır. Sizin kızmanıza neden olan insanları, olayları ve durumları yok edemezsiniz; onlardan kaçamazsınız ve onları değiştiremezsiniz. Yapılacak tek şey bu insanlar ya da olaylar karşısında gösterdiğiniz tepkileri kontrol edebilmek ve onları yapıcı bir şekilde yönetebilmektir.
Öfkemizin nedeni diğer insanlar ve olaylar değil; kendi gerçekleşmemiş beklentilerimizdir. Yani bizi öfkelendiren, diğer kişiler ve olaylar değil bizim karşımızdaki kişiye ya da yaşanan olaylara ilişkin düşüncelerimizdir.
Yaşadığımız olaylarla ya da kişiler ile ilgili şu tür düşünceler içinde öfke duygusunu taşır.
”Neden bu durum bu hale geldi?”
”Nasıl böyle oldu ki?”
”O, bana bunu yapmamalıydı!”
”Nasıl böyle bir şey söyleyebilir?”
Durum tahmin ettiğiniz şekilde gelişmezse ya da karşınızdaki kişi beklemediğiniz bir şekilde davranırsa öfkelenirsiniz. Bu durumlarda öfkemiz için karşımızdakini suçlarız.
Oysa ‘‘Ben ondan bunu beklemezdim. Demek ki ona yanlış anlamlar yüklemişim’’ demek ya da ‘‘Durum ile ilgili beklentilerim gerçekçi değilmiş’’ şekilde düşünerek durumu kabul etmek öfkemizin şiddetini kontrol edebilmemizi sağlar.
Öfke herkes tarafından hissedilen normal bir duygudur. Ve duygularımız kontrolümüz dışındadır. Ne hissedip ne hissetmeyeceğimizi belirlememiz mümkün değildir. Ancak bu duyguyla nasıl davranacağımızın kontrolü bize aittir.
Örneğin; ‘‘Öfkelenmeyeceğim’’ demek gerçekçi değildir çünkü bu duygunuzu kontrol etmeye çalışmanızdır. ‘‘Öfkelenmeme rağmen bağırmayacağım’’ cümlesi ise davranışınızı kontrol etmenize yönelik bir cümledir ve gerçekçidir. Benzer bir şekilde; karşınızdaki kişi sizi kıracak bir davranışta bulunduğunda üzülmeyi engellemeniz elinizde değildir ancak sizi kırdığı için ilişkinize bir mesafe koyma davranışı elinizdedir. Özetle; duygularımızın değil ancak davranışlarımızın kontrolü bizim elimizdedir.
Bazen öfke duygusu yaşamımızdaki kaçınılmaz durumlardan kaynaklanıyor olabilir. Örneğin; Evde çatışma ortamı olması, ilişkide sorunlar olması, iş yerinde stres faktörlerinin olması gibi. Böyle durumlarda en yararlı tutum öncelikle durumu değiştirip değiştiremeyeceğinizi araştırmaktır. Değiştirebileceğiniz bir şeyse çözüm yolları araştırılmalı değil ise yapılacak en iyi şey sorun ile yüzleşip durumu olduğu gibi kabul edebilmeye çalışmaktır.
Uzman Klinik Psikolog
Romina Kuyumcuoğlu